Otomotiv endüstrisinin dev isimlerinden Toyota, sadece dünyanın en büyük araç üreticilerinden biri olmakla kalmıyor, aynı zamanda robotik ve yapay zeka alanında da küresel çapta önemli atılımlar gerçekleştiriyor. Toyota’nın robotik projeleri, Elon Musk’ın seri üretim odaklı vizyonunun ya da Boston Dynamics’in atletik becerilerinin aksine, daha çok “Partner Robot” felsefesi etrafında şekilleniyor: İnsanların yaşam kalitesini artırmak, yaşlanan nüfusa destek olmak ve “Herkes İçin Hareket Özgürlüğü” (Mobility for All) sağlamak.
Bu felsefe doğrultusunda Toyota, insansı robotları endüstriyel otomasyonun ötesinde, günlük hayatın bir parçası haline getirmeyi hedefliyor. Gelin, Toyota’nın bu vizyonunu somutlaştıran en önemli insansı robot projelerini ve robotik altyapısını inceleyelim.
Toyota’nın insansı robot projelerinin en dikkat çekici örneklerinden biri, 2017 yılında tanıtılan ve daha sonra 5G teknolojisi ile güçlendirilen T-HR3‘tür. T-HR3, bir operatörün hareketlerini esnek ve hassas bir şekilde taklit edebilen, uzaktan kontrol edilebilir bir “Avatar Robot” projesidir.
T-HR3, 5G mobil iletişim teknolojisi ile donatılarak kontrol mesafesini büyük ölçüde artırmıştır. 5G’nin düşük gecikme süresi, operatör ile robot arasındaki iletişimde neredeyse anlık tepki süresi sağlayarak, robotun on kilometrelerce uzaktan bile sezgisel olarak kontrol edilmesine olanak tanır.
Toyota’nın robotik felsefesinin kalbini oluşturan proje, HSR (Human Support Robot) veya “İnsan Destek Robotu”dur. HSR, özellikle Japonya gibi yaşlanan nüfusa sahip toplumlarda, yaşlıların ve engellilerin günlük yaşamlarını desteklemek ve bağımsızlıklarını sürdürmelerine yardımcı olmak amacıyla geliştirilmiştir.
Toyota’nın robotik vizyonu, sadece bireysel robotların geliştirilmesiyle sınırlı değil; aynı zamanda bu robotların gerçek bir akıllı şehir ortamında test edilmesi üzerine kuruludur. Fuji Dağı’nın eteklerinde inşa edilen Woven City (“Dokuma Şehir”), bu vizyonun somut örneğidir.
Woven City, otonom araçlar, akıllı altyapılar, sürdürülebilir enerji çözümleri ve robotik sistemlerin gerçek kullanıcılarla (Toyota çalışanları ve aileleri) test edildiği bir “Yaşayan Laboratuvar” olarak tasarlanmıştır.
Toyota, insansı robot yarışında rekabeti “en hızlı” veya “en çevik” robotu üretmek yerine, “en yardımcı” ve “en güvenilir” robotu üretmek üzerine kurmuştur. Uzun yıllardır endüstriyel robotlar geliştirme deneyimine sahip olan şirket, bu birikimini doğrudan sosyal sorumluluk ve insan destekli uygulamalara aktarmaktadır.
Toyota’nın robotik projeleri, teknolojik ilerlemenin, toplumsal fayda ve etik sorumlulukla birleştiği, Japonya’nın robotik ve yaşlı bakımı ihtiyaçlarına yönelik uzun vadeli bir çözüm sunduğunu göstermektedir.
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.
Merhaba! Ben Nanokar AI asistaniyim. Size nasil yardimci olabilirim?
Yazar hakkında